COVID-19 salgını uzaktan eğitim, karantina tedbirleri, destek mekanizmalarına erişememe ve geçim sıkıntısı gibi birçok sorunu beraberinde getirdi. Peki bu sorunlar çocuk için ne anlama geliyor, onlar bu süreci nasıl yaşıyor?

20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nde bu sorunun cevabını çocuklardan almış ve #ÇocuğaKulakVer video serimizde sizlere aktarmıştık.

Şimdi de yine bir çocuğa, Sidra Hami’ye kulak vermek istiyoruz. Hayata Destek Şanlıurfa Toplum Merkezi’ndeki Çocuk Komitesi üyesi Sidra, aynı zamanda UNICEF tarafından desteklenen ‘Suriyeli ve Türkiyeli Çocuklar Arasında Çocuk İşçiliğinin Ortadan Kaldırılması Projesi’ kapsamında uyguladığımız ‘Kız Çocuklarını Güçlendirme Programı’nın da katılımcısı.

Bilgi Üniversitesi Çocuk Çalışmaları Birimi tarafından yürütülen ‘Çocuklar Arasında Cinsiyet Eşitliğinin Sağlanması ve Ayrımcılıkla Mücadele Projesi’ kapsamında geçtiğimiz günlerde düzenlenen bir seminerde de konuşmacı olan Sidra’nın ve diğer çocukların aktardıklarına buradan ulaşabilirsiniz.

Sidra’yla Hayata Destek’le yollarının nasıl kesiştiğini, Çocuk Komitesi’nin ne işe yaradığını, pandemi döneminde yaşanan çocuk hakları ihlallerini ve çözüm önerilerini konuştuk.

 

Sidra, kendinden biraz bahseder misin?

15 yaşındayım ve 10. sınıfa gidiyorum. Suriyeliyim, üç kardeşim var. Ülkemde savaş olduğundan dolayı, hem huzurlu bir yaşam için hem de eğitimimize devam edebilmek için 7 yıl önce ailece Türkiye’ye geldik,. Ben tabii o zaman küçüktüm ama her şeyi çok iyi hatırlıyorum. Hem Suriye’de hem de Türkiye’de çok zorlandık. Sonra yavaş yavaş her şey düzelmeye başladı. Artık hayallerimi gerçekleştirmek için çalışıyorum. İngilizce öğretmeni olmak istiyorum; bunun için elimden geleni yapıyorum.

 

‘KOMİTENİN EN SEVDİĞİM YANI HERKESİN EŞİT OLMASI’

Hayata Destek’le nasıl tanıştın?

Hayata Destek’i sınıf arkadaşımdan duydum. Sonra anneme söyleyip, Şanlıurfa Hayata Destek Evi’ne gitmeye, etkinliklere katılmaya başladım. Annem de bu arada Türkçe kursuna gitmeye başladı. Önce kardeşlerim, arkadaşlarım; sonra mahalleden, okuldan bir sürü kişi geldi.

Hayata Destek’in hangi etkinliklerine katılıyorsun?

Bir sürü etkinlik var aslında. Resim, oyun, badminton… Ben Çocuk Komitesi’ndeyim. Biz 13 kişiyiz ama aslında tüm çocuklara açık. Çocuk Komitesi’nin en sevdiğim yanı herkesin eşit olması. Hepimizin sesinin duyulması...Türkçe, Kürtçe, Arapça konuşan var; engelli bir arkadaşımız var ama  kimse ‘sen Suriyelisin’ ya da ‘sen Arapça konuştun’ diyerek ayrımcılık yapmıyor.  Çünkü Komite hepimizin, herkesin söz hakkı var.

Çocuk Komitesi’nde çalışma düzeniniz nasıl?

Komitemizde iki hocamız var; onlar Hayata Destek adına komiteden ve bizim güvenliğimizden sorumlular. Haftada bir ya da ayda bir, ya bahçede ya da etkinlik alanında toplanıyoruz. Sonra konuşmaya başlıyoruz. Komite’nin yapabileceği bir sürü iş var. Mesela ‘Hayata Destek çocuklar için güvenli mi?’  konusunu konuşabiliyoruz. Masanın ucu sivriydi, merdiven kaygandı; bizim görüşlerimizi not aldı hocalarımız ve bu sorunlar halledildi. Ayrıca etkinlikler, festivaller düzenlediğimiz de oldu.. Dans ettik, eğlendik. Aslında biz ne istersek onu yaptık, çok da güzel oldu.

Peki, senin komitedeki rolün neydi?

Ben bazen arkadaşlarıma, bazen de büyüklere çocuk haklarının neler olduğunu, bir haksızlığa uğrarsak ne yapmamız gerektiğini anlatıyordum.

 

‘BÜYÜKLER ÇOCUKLARI ÇALIŞTIRIYOR, SANKİ BU VİRÜS BİZE BULAŞMIYOR’

Sence pandemi senin ve başka çocukların hayatını nasıl etkiledi?

Kötü etkiledi. Çünkü okula gidemiyoruz; uzaktan eğitime katılmamız da çok zor. Mesela biz dört kardeşiz ama evde bir telefon var. Bazen ders saatleri çakışıyor ve sadece birimiz katılabiliyoruz; İnternet de bazen yetmiyor. Bazı arkadaşlarım derslere hiç katılamadılar, ben onlarla neredeyse hiç görüşmedim. Kız arkadaşlarım evde daha fazla çalışmaya başladılar. Bazı arkadaşlarımın da dışarıda çalışmaya başladığını duydum. Sanki bu hastalık çocuklara bulaşmıyormuş gibi büyükler çocukları çalıştırıyor. Oysa herkese bulaşıyor bu virüs.

Özellikle eğitim hakkıyla ilgili yaşadığınız bu sorunların çözülmesi için sence neler yapılmalı?

Bütün çocuklara ihtiyaç duydukları şeyleri ulaştırmalıyız. Bunu devlet, aileler ve Hayata Destek gibi dernekler yapabilir. Mesela, yasaklar başlayınca okular kapandı. Çoğu arkadaşım gibi benim de testlere, kaleme, deftere ihtiyacım oldu. Hayata Destek bize bunları getirdi ama ihtiyacı olan bir sürü başka çocuk var. Bir de çocukları çalıştıran insanlar o çocukları kabul etmeyip yanlarında çalıştırmazsa, aileler de çocukları okula gönderir ve o çocuklar böylece eğitim hakkına erişir.

 

‘DİLEĞİM: OKULLAR AÇILSIN, SEVDİKLERİME SARILAYIM’

Sen ve arkadaşların pandemi sürecinde başka nasıl sorunlar yaşadınız?

Oyun hakkımız gitti, dışarı çıkma hakkımız gitti, daha bir sürü hakkımız elimizden gitti.  İnsanlar dikkat etmediği için bu virüs bir sürü kişiye bulaşmaya devam ediyor, dışarı çıkıp oyun oynayamıyoruz. Aslında yapmamız gereken şey çok basit: maske takmak, mesafeye dikkat etmek ve temiz olmak. Herkes bunları yapsa biz de haklarımıza geri kavuşacağız.

Bu sene 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nde ne yaptın, senin için nasıl geçti?

Normalde bu hastalık olmasaydı, kesin festival yapardık. Ama bu yıl evde kalmak zorundaydık. Aslında benim için yine de çok güzel geçti. Bilgi Üniversitesi’nin panelinde konuşmacı oldum. İlk defa bu kadar çok insanın önünde duygularımı ve düşüncelerimi paylaşacağım için başta çok heyecanlıydım, ama konuşurken kendimi çok iyi hissettim. Ne kadar çok insan çocuk haklarını bilirse, o kadar çok çocuğun sesi duyulur. Ben de orada hem kendi sesimi hem de arkadaşlarımın sesini duyurdum.

Buradan hem çocuklara hem de yetişkinlere bir mesaj vermek ister misin?

Biz çocuklar haklarımızı bilmeliyiz ve haklarımızdan her yerde bahsetmeliyiz. Büyükler de bizim 18 yaşında kadar çocuk olduğumuzu unutmamalı. Bize zarar verecek şeyler yapmamalı; çocukların haklarını korumalı.

Son olarak 2021 yıllı için ne dileğin var?

İlk önce bu salgının bitmesini; sonra okulların açılmasını ve sevdiklerimi görüp, sarılmayı diliyorum. Bir de bütün insanlara sağlıklı ve mutlu yaşayacakları bir yıl diliyorum.

Söyleşi: Ayşe Eriş
Hayata Destek Psikososyal Destek Saha Çalışanı / Şanlıurfa

Arşiv

Bültenimize Üye Olun

    crossmenuchevron-downarrow-left