Ayla, iki çocuğu, eşi ve büyük hanım ile 4 yıl önce Akçakale sınırından Türkiye’ye gelmiş. Çatışmaların yaşadıkları kasabaya ulaştığını işittiği günden bu yana birçok zorluk atlatmış. Bu süre içerisinde en büyük tedirginliği çocuklarının güvenliği olmuş. “Hiçbir zaman memleketimizdeki gibi olmayacak, biliyorum” diyor ve savaş kalıcı olarak bittiğinde, dönebilecekleri yollar açıldığında Suriye’ye dönmenin hayalini kuruyor. En büyük özleminin ise Suriye’deki evi olduğunu söylüyor.

Ayla’nın eşi Mehmet sanayide yevmiye ile çalışıyor. Eşinin herhangi bir hastalık durumunda bu yevmiye sekteye uğruyor, herhangi bir yardım almayan aile o ay doğrudan maddi sıkıntıya düşüyor. Yani sabit bir gelirleri yok, evin giderleriyse kış mevsiminin gelmesiyle git gide artıyor. Öte yandan çocukların eğitimlerine aksatmadan devam etmesi ailenin öncelikleri arasında. Oğulları Ali’nin de Mustafa’nın da dersleri gayet iyi ve akıcı şekilde Türkçe konuşabiliyorlar. Matematik dersini çok sevdiğini söylüyor Ali, büyüyünce doktor olmak, anne babasının hastalıklarıyla birebir ilgilenmek istiyor.

Ayla ilk iki çocuğunun gebelik sürecini Suriye’de özel hastanede, doktor gözetiminde geçirmiş. Her iki gebeliğinde de üçüncü ayı doldururken vücudu su toplamaya başlamış ve bu komplikasyon normal doğumu riskli hale getirdiği için her iki doğum da sezaryen olmuş. Bu nedenle Ayla için Türkiye’de, maddi zorluk çekerken gebe kalmak bir korkuymuş. Gebe kaldığını öğrenince ilk aklından geçen de “nasıl başa çıkacağım?” olmuş. Ancak şu an gebeliğinin beşinci ayında ve her şeyin yolunda gittiğini gönül rahatlığıyla söyleyebiliyor.

Hayata Destek’in Şanlıurfa Halk Sağlığı Müdürlüğü ile birlikte yürüttüğü ‘Üreme Sağlığı, Gebelik ve Yenidoğan Bakımı’ eğitimine katılması kendi gebelik sürecini takip etmesinde yol gösterici olmuş. Ayda bir Göçmen Sağlığı Merkezine kontrole gidiyor. Ayrıca beklenmedik bir durum olduğunda eğitimde aldığı bilgiler sayesinde, evde kendi kendini tedavi etmeye çalışmanın çok riskli olduğunun ve mutlaka doktora görünmesi gerektiğinin bilincinde. Yaptırması gereken iğneleri de takip ediyor. Hayata Destek’in kendisine ulaştırdığı yenidoğan kitini alıncaysa doğum sonrası ilk elden ihtiyaç duyacağı malzemelere eriştiği için içi rahatlamış. Bebeğin ihtiyaç duyduğu diğer kıyafetler için biriktirdiği örgü örneklerini gösteriyor, “yavaş yavaş örmeye başladım” diyor.

Arşiv

Bültenimize Üye Olun

    crossmenuchevron-downarrow-left