Ulaşmak istediğimiz mülteci toplulukların hak taleplerine ses verebilmek, ihtiyaçlarını karşılayabilmek ve hayatlarına dokunabilmek için topluluk üyesi gönüllü ekibimiz büyük önem taşıyor. Özellikle COVID-19 pandemisi dönemiyle değişen ihtiyaçlara cevap vermekte gönüllülerin nasıl bir görevi olduğunu, Batman sahamızdan erişim sorumlumuz Pervin Eviz anlatıyor.
Ben Pervin Eviz, Hayata Destek’in Batman şubesinde erişim sorumlusuyum. Gönüllülerin belirlenmesi, iş planlarının yapılması ve faaliyetlerin Hayata Destek Derneği davranış kurallarına uygun bir şekilde yürütülmesinden sorumluyum. Hayata Destek olarak, destek olduğumuz topluluğun aktif katılımını sağlamak için gönüllülük kavramına çok önem veriyoruz.
Batman’da, uluslararası insani yardım kuruluşu Diakonie Katastrophenhilfe’nin uygulayıcı ortağı olarak, Avrupa Birliği İnsani Yardım Kurumu tarafından finanse edilen, mültecilere yönelik bir proje yürütüyoruz. Bu projede temel amacımız, kırsalda yaşayan mülteci nüfusun yaşam standartlarını yükseltmek, hak ve hizmetlere erişimlerini sağlayarak topluma etkin katılımlarını desteklemek. Proje kapsamında düzenlediğimiz bilgilendirme ve farkındalık oturumlarında, mültecilere erişebilmek için topluluk içi gönüllülerden destek alıyoruz.
NASIL GÖNÜLLÜ OLUNUR?
Hayata Destek gönüllülerinin büyük bir kısmı, mültecilere yönelik bilgilendirme ve farkındalık oturumlarımıza katılmış, haklarını savunma konusunda hassas, hitap ettiğimiz topluluğun üyelerinden oluşuyor. Gönüllüleri seçerken, çalıştığımız ilin farklı mahallelerinde yaşamaları ve topluluğunu bilgilendirme konusunda gerçekten bir gönüllülük esasıyla ve hevesle çalışabilecek kapasitede olmaları gibi kriterleri esas alıyoruz. Elbette, gönüllülerimizin bilgilendirme oturumlarını yürütebilmeleri için öncesinde katılmaları gereken pek çok eğitim bulunuyor. Bunlar arasında çocuk güvenliği, toplumsal cinsiyet eşitliği, şikâyet ve geri bildirim mekanizması, cinsel taciz ve istismarın önlenmesine yönelik çalışma ilkeleri, yasal mevzuat, bireysel koruma ve vaka yönetimi eğitimleri yer alıyor. Erişim ekipleri olarak amacımız, mahallesinde odak kişi haline gelen gönüllünün, bizim erişemediğimiz ihtiyaç sahibi kişilere erişebilmesi ve mültecilerin hakları ile ilgili doğru bilgiyi onlara aktarabiliyor olması.
Hizmet verdiğimiz toplulukların aktif katılımını sağlamak, dernek olarak çalışmalarımızın merkezine koyduğumuz uluslararası temel insani yardım standartlarının ve hesap verebilirlik ilkesinin önemli bir koşulu. Gönüllülerimiz ise topluluktan gelen talepleri bize doğrudan aktararak çalışmalarımızın katılımcılık esasıyla sürdürülebilirliğine ve verimliliğine katkı sağlıyor. Bununla birlikte, verdiğimiz eğitimlerin gönüllülerin kendi kapasitelerini de güçlendirdiğini görmek bizim için oldukça değerli.
Bugün Batman’da 14 gönüllümüz bulunuyor. Daha önce aramıza gönüllü olarak katılan bir arkadaşımız şu an Şanlıurfa sahasında Hayat Destek Bilgi ve Destek hattında çalışıyor; başka bir arkadaşımız ise gönüllü olarak başladığı Hayata Destek yolculuğuna saha çalışanı olarak devam ediyor. Yani gönüllü olarak edinilen tecrübe Hayata Destek çatısı altında profesyonel bir çalışma haline de gelebiliyor.
KOMŞUDAN GELEN TELEFON
COVID-19 pandemisi, gönüllülerin önemini bir kez daha ortaya koydu. Bilgilendirme seanslarımızı pandemiye ilişkin alınan resmi önlemler, kısa çalışma ödeneği, HES kodu, uzaktan eğitim sistemi gibi konuları kapsayacak şekilde yeniden yapılandırdık.
Yaptığımız görüşmelerde aileler en çok, evinde dijital araçları olmayan çocukların uzaktan eğitime erişemediğini dile getiriyordu. Bu süreçte de gönüllüler, danışanlara ulaşma ve destek ağımızı genişletme açısından önemli bir rol üstlendi. Örneğin, gönüllülerin desteğiyle danışanlara yönelik düzenlediğimiz bir bilgilendirme oturumunda, bir danışanımızın komşusu, telefonu olmadığı için komşusunun telefonuyla oturuma katıldı. Bu görüşmede, uzaktan eğitim uygulaması 6 ay önce başlamasına rağmen, iki çocuklu kadının EBA uygulamasını ilk defa duyduğunu, evde televizyon ya da telefon olmadığı için de sistemdeki değişikliklerden haberdar olamadığını ve okuldan ya da başka bir yetkili kurumdan da herhangi bir bildirim alamadığını öğrendik. Bilgilendirme oturumumuz sonrası yönlendirmelerimiz doğrultusunda bu danışanımız okula gidip öğretmenle görüştü. Düzenlediğimiz bu bilgilendirme oturumlarında birçok kişinin haklarının farkında olmadıklarını, fakat haklarını öğrendikten sonra güçlenerek, destek talepleriyle bize geri döndüklerini görüyoruz. Destek talep edenlere imkânımız ölçüsünde ulaşabilmekte ise gönüllülerimizin katkısı yadsınamaz. Örneğin, Batman’da kadına yönelik ev içi şiddet olaylarının artış gösterdiği pandemi döneminde bazen gece yarısı gönüllülerden acil durum telefonları aldık ve harekete geçtik. Ya da özellikle hassasiyeti olan vakalarla ilgili bize ulaşan kişi, gönüllümüzle kurduğu güven ilişkisini Hayata Destek’e başvurmak için bir temel olarak görebildi ve destek ihtiyacını daha net biçimde bize iletebildi.
Bir insani yardım çalışanı olarak benim için, birbirimizden fiziksel olarak ayrı kalmak zorunda olduğumuz bu zor dönemde, gönüllülerimizle birlikte verdiğimiz emeklerin meyvelerini, danışanlarımızın umut mesajlarında görmek kadar motive edici bir şey yok. Mesela psikolog ve saha çalışanı arkadaşlarımızın Şubat ayından itibaren başladıkları psiko-eğitimler sonrası, danışanlarımızın gönüllüler aracılığıyla bize ulaşarak seansların kendilerine çok yardımcı olduğunu belirtmesi hem gönüllülerimize duyduğumuz güveni hem de insani yardım çalışanları olarak işimize duyduğumuz inancı artırıyor.
Pervin Eviz
Erişim Sorumlusu / Batman
Yazıyı okuduğunuz ve buraya kadar geldiğiniz için teşekkürler. Şimdi hazır buradayken hayata destek olabilirsiniz.