#SalgındaHayataDestek
Fatima şiddet kıskacındaki Suriye’den kaçtı, ancak onu güçsüz bırakan kronik hastalıktan kaçması mümkün değil. Şimdi oğlunun da aynı kaderi paylaşmasından korkuyor.
Halep’te çatışmalar yoğunlaşınca Fatima ve ailesinin ülkelerinden kaçıp güvenli, yeni bir yer aramaktan başka çaresi kalmamıştı. “Sürekli korku içindeydik. Oğlumun ve benim ihtiyaç duyduğumuz sağlık hizmetlerine erişemiyorduk,” diyor Fatima.
Türkiye, resmi verilere göre 3,6 milyonu Suriyeli olan toplam 4 milyon kişiyle dünyada en çok mülteciye ev sahipliği yapan ülke konumunda. Fatima ve ailesi 2015 yılından beri Adana’da yaşıyor. Türkiye’ye geldikleri ilk zamanlarda kirayı, gıda harcamalarını ve Fatima’nın ilaç masraflarını karşılamak için çok zorlanmışlar. “Çocuklarımdan hiçbiri çalışmıyordu ve kıt kanaat geçiniyorduk. İlacıma paramız yetmiyordu,” diyor Fatima. Son 20 yıldır Fatima bağırsak fistülü (ECF) sendromu yaşıyor ve ameliyat olmasına rağmen sürekli ilaç kullanması gerekiyor. En büyük oğlu da aynı hastalıktan muzdarip.
Adana’da hayatlarını yeniden kurarak geçirdikleri 5 yıl içinde aileleri de büyüdü ve Fatima’nın 10 kişilik ailesi şimdi aynı evde yaşıyor. “İki oğlum evlendi ve çocukları oldu,” diyor torunlarından birini öperken. Aile iki oğlunun maaşıyla geçiniyor. COVID-19 salgını başlamasından önce ailenin ihtiyaçlarını karşılayabiliyorken şimdi düzenli iş fırsatları bulmakta zorlanıyorlar.
“Herkes güçlük çekiyor ama bakacak dört çocuk ve oğlumla benim ilaçlarımız yüzünden bizim çektiğimiz güçlük üçe katlandı,” diyor Fatima. Avrupa Birliği Sivil Koruma ve İnsani Yardım Genel Müdürlüğü (ECHO) ve Danimarka Mülteci Konseyi’nin finansmanıyla Hayata Destek Derneği, Fatima ve ailesine çok ihtiyaç duydukları yardımları ulaştırabildi. “Bize çocuklarımıza bakmak için yardım paketleri ve temel ihtiyaçlarımızı karşılayıp ilacımın bir kısmını alabilecek maddi destek ulaştırıldı,” diyor Fatima; “Bu yardım, şu zamanda hayata tutunacak tek dalımız oldu,” diye ekliyor.
Türkiye’nin yeni bir normale dönmesiyle iki oğlu yaz aylarında çalışma hayatına geri döndü. “Eskiden olduğu gibi iş olanakları bulamasalar da, en azından kiramızı karşılayacak ve çocuklar için gıda alacak kadar para kazanabildikleri için müteşekkiriz,” diye ekliyor Fatima.
Fatima, Suriye’deki durumun düzeldiği ve on kişilik ailesiyle evlerine dönüp yıkılan ülkelerini yeniden inşa edebilecekleri günlerin hayalini kuruyor.
* Bu yazının İngilizce orijinali Danish Refugee Council’in (DRC) internet sitesinde 18 Aralık 2020 tarihinde yayımlanmıştır; yazı Hayata Destek tarafından Türkçe’ye çevrilmiştir.
Yazıyı okuduğunuz ve buraya kadar geldiğiniz için teşekkürler. Şimdi hazır buradayken hayata destek olabilirsiniz.