Sema, Yeliz ve Gizem… Onlar, Hayata Destek ile Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin iş birliği sayesinde, tarlalardan okul sıralarına dönen 15 kız çocuğundan üçü. Şanlıurfa, Viranşehir ekibimizin takım lideri Abdulkadir Malkoç, bu 3 kız çocuğunun hikâyesini ve eğitim bursunun hayatlarında yaptığı değişimi aktarıyor.

Hayata Destek Şanlıurfa ekibi olarak Viranşehir’de, başta mevsimlik tarım sahaları olmak üzere çocuk işçiliğini önlemek için 2015 yılından beri çalışmalar yürütüyoruz. Çocuk işçiliğinin en kötü biçimlerinden biri olarak kabul edilen mevsimlik tarım sahalarında çalıştırılan çocuklar, pek çok risk altında bulunuyor; temel hizmetlere erişemiyor. Bunların başında da eğitim hakkı geliyor. Okulda gidememelerinin yanı sıra, toplumsal cinsiyet eşitsizliği nedeniyle kız çocukları, çocuk yaşta evlenme riskiyle de karşı karşıya kalıyor.

Hayata Destek olarak saha çalışmalarımızda her bir çocuğu okula geri kazandırabilmeye odaklanıyoruz. Yakın zamanda bu konuda el birliğiyle bir başarıya imza attık. Program uzmanımız Dr. Bülent İlik’in ön ayak olmasıyla Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’yle (ÇYDD) iletişime geçtik. İki kurumun koordineli çabası, gezici mevsimlik tarımda çalışan 15 kız çocuğunun hayatını değiştirebilecek bir adım atmamızı sağladı. Çocukların mevsimlik tarımdan ve nihayetinde çocuk işçiliğinden aileleri tarafından uzak tutulması, ayrıca okul ile bağlarının güçlenmesine destek vermeleri koşulu ile ÇYDD, kız çocuklarına eğitim hayatları boyunca burs desteği sağladı. 

Şimdi gelin size sözünü ettiğim kız çocuklarından üçünün hikâyesini ve bursun yarattığı dönüşümü aktarayım.

Sema Artık Yalnız Değil

Lise öğrencisi Sema, geçen yıl Malatya’ya kayısı işine, oradan da Ordu’ya fındık bahçesine çalışmaya gitti. Annesi küçük kardeşlerine bakmak, babası ise hayvan pazarında yevmiye ile çalışmak için Viranşehir’de kalmak zorundaydı. Sema’nın birlikte gittiği grupta akraba ve komşuları da vardı, ama bir kısmını daha önce hiç görmemişti. Kendini çok yalnız hissetti. Ailesinden, arkadaşlarından ve okulundan uzak kaldı, onları çok özledi. Ama Sema burs desteğinden sonra artık mutlu: “Mevsimlik tarıma gitmiyorum, ailemle birlikte evde kalıyorum, artık derslerime daha çok çalışabiliyorum.

Yeliz Olması Gereken Yerde

Bir diğer öykü ise, babası beş, abisi bir yıldır cezaevinde olan Yeliz’in öyküsü. Yeliz, 5 kardeşi ve annesi, psikolojik ve sosyo-ekonomik olarak oldukça zor bir dönemden geçiyordu. “Ağabeyim cezaevine girmeden önce desteğimiz* kesildi, çalıştığımız mevsimlik tarım işinden de bir süre yevmiyemizi alamadık, üstüne Viranşehir’e döndüğümüzde evimize hırsız girdi.” diye anlatıyor Yeliz yaşadıklarını.

Hayata Destek ekibi olarak, Yeliz’in ebeveynini Sosyal ve Ekonomik Destek (SED)  için Sosyal Hizmet Merkezi’ne yönlendirdik. Evlerine giren hırsız ailenin televizyonunu da çaldığı için Yeliz pandemi döneminde Eğitim Bilişim Ağı’na (EBA) ulaşamıyor; eğitime uzaktan erişemiyordu. Bu nedenle Yeliz’in ailesi için televizyon temin ettik. Ayrıca şartlı nakit destek programımız kapsamında 3 aylık nakit desteğiyle Yeliz’in çocuk işçiliğinden uzaklaştırılmasını sağladık. Fakat 2021’de projemiz kapsamında nakit desteği sağlayamıyorduk ve ailenin en büyük çocuğu Yeliz’di; bu yüzden Yeliz yine mevsimlik tarımda çalışmak zorunda kaldı. ÇYDD’nin verdiği yaşam bursu sayesinde Yeliz artık mevsimlik tarım sahasında değil; olması gereken yerde, okulda.

Gizem Doktor Olmaya Bir Adım Daha Yakın

Son öykümüzün kahramanı ise Gizem. Asgari ücretle çalışan babası, okula giden 5 çocuğunun masraflarını, ev kirasını ve temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanınca aile, merkezden uzaktaki köy evine taşınma kararı aldı. Bir yıldır merkezdeki okuluna servisle giden Gizem, yağışlı günlerde okula gidemiyordu. Aile bütçesine destek olmak için de 3 yıldır pamuk tarlasında çalışıyordu.

Gizem, okul sevgisini ve çalışmak zorunda kalmanın hayatına etkisini şöyle anlatıyor:

“Mevsimlik tarımda çalışırken okulda öğrendiklerimi unuttum. Halbuki okulumu, öğretmenlerimi ve derslerimi çok seviyorum. Tarımda çalışmak istemiyorum, ben aslında doktor olmak istiyorum.”

Gizem de ÇYDD’den aldığı ve çocuk işçiliğinden uzak tutulması koşuluyla hayat boyu sahip olacağı burs sayesinde doktor olma hayaline bir adım daha yaklaştı.

Gezici mevsimlik tarım döngüsü, çocukların yaşadıkları yerden uzaklaşmalarına, güvencesiz şekilde seyahat etmelerine, eğitim hakkından mahrum kalmalarına ve sağlık, hijyen, yeterli beslenme gibi en temel haklara erişimlerine engel oluyor. Özellikle kız çocukları, kendilerine ev içi iş yükü de yüklendiği için daha fazla istismara maruz kalabiliyor. Çocuk yaşta çalıştırılan ve okuldan kopan çocukların aynı zamanda çocuk yaşta evlilik riski ile karşı karşıya kalmaları da sahada sıklıkla gözlemlediğimiz bir durum.

Yukarıda bahsettiğimiz riskler ve daha fazlası 15 kız çocuğu için artık geçerli değil. Bu tür desteklerin artması, çocukların en temel haklarına, eğitim hakkına erişebilmeleri ve bu kelebek etkisinin büyümesi dileğiyle...  

* Aile ve Sosyal Hizmet Bakanlığı’nın Sosyal ve Ekonomik Destek (SED) hizmeti

Abdulkadir Malkoç
Sosyal Çalışmacı, Vaka Takım Lideri / Şanlıurfa

Editör: Gözde Kazaz

Etiketler:

Arşiv

Bültenimize Üye Olun

    crossmenuchevron-downarrow-left