Toplumun kırılgan kesimlerinin güçlenmesine katkı hedefiyle topluluklar içi deneyim ve dayanışma alanı açtığımız destek grubu çalışmasını, yaz döneminde ilk defa engeli olan bireylerle uygulamaya başladık. Şanlıurfa ekibimizden psikolog Semra Demir, çıktıları aktarıyor.

Yaklaşık 2 yıldır engeli olan yetişkin bireylerle düzenledik. Amacımız, karşılaştıkları zorlukları paylaşabilecekleri samimi ve destekleyici bir ortam oluşturmaktı.

DESTEK GRUPLARINDAN KORUMA EKİPLERİNE

Erişim ekibinden Sare Macit ile başlattığımız, mülteci ve engeli olan 14 kadından oluşan bu destek grubunda, temel ihtiyaçlarla ilgili sorunların öncelikli gündem maddesi olduğunu gözlemledik. 6 Şubat Depremlerinin ardından evlerini kaybeden ve geçici konut arayışında olan destek grubu katılımcılarının, ikamet adreslerinin pasif hale gelmesinin yarattığı barınma ve sağlığa erişim sorunları paylaşılan konular arasındaydı. "Ev bulmakta zorlanıyorum çünkü kiralar çok yüksek," diyen katılımcılar olduğu gibi, kimliği pasif durumda olduğu için acil servis dışında sağlık hizmetlerinden yararlanmadığını belirten bir katılımcımız da vardı. Bu tür sorunların grupta konuşulması, koruma ekiplerimizin danışanlarımızı hizmetlere yönlendirebilmesine de kapı araladı.

SOSYALLEŞMEK, DİNLENMEK

Öte yandan diyebilirim ki, destek grubunun en önemli katkılarından biri, danışanlarımıza sosyalleşme, birbirilerinin durumuyla ilgili konuşabilme, kendilerini ifade edebilme alanı açmasıydı. Katılımcılarımızdan Sahra, "Destek gruplarına katılmadan önce hep engelim ve kronik rahatsızlığımdan bahsediyordum ama burada farklı konuları konuşma imkanı buldum. Bu beni çok motive etti” sözleriyle grubun ona katkısını ifade etti. Elvan ise yaklaşık dört aydır ilk defa, bu gruba katılmak için evden çıktığını belirtti ve ekledi: "Bu gruplar sayesinde yeniden sosyalleşme fırsatı buldum.” Özellikle oturumlar başlamadan önce yaptığımız ısınma ve kendini gruba tanıtma gibi farklı aktivitelerde katılımcılarımız hem birbirlerini tanıdı hem de kendilerini ifade etmenin farklı araçlarıyla tanıştı. Karşılaştığımız zorluklarla ve olumsuz deneyimlerle baş ederken sosyal desteğin psikolojik iyilik halimizdeki büyük etkisini bir kere daha gözlemledik. Destek grubu katılımcılarımızın ortak düşüncelerinden biri de birilerinin onlara kulak vermesinin kendilerine nasıl iyi geldiği yönündeydi.

Katılımcılarımız, bu süreçteki deneyimlerini daha ileriye taşımak için bir komite oluşturup düzenli olarak bir araya gelme ve böylece daha geniş bir dayanışma ağı kurma önerisini gündeme getirdiler. Bu öneri, engeli olan bireylere yönelik bir komite oluşturma çalışmasının başlamasına da öncülük etti.

Hayata Destek olarak tüm çalışmalarımızda destek olduğumuz kişileri pasif ve muhtaç değil; aktif ve hayatlarıyla ilgili karar alabilecek, inisiyatif sahibi özneler olarak görüyoruz. Dayanışmanın iyileştirici gücünü gördüğümüz destek gruplarında da bu inisiyatifi görünür kılabildiğimiz, danışanlara kendilerini ifade alanları açabildiğimiz için mutluyuz.

Yazan: Semra Demir
Psikolog / Şanlıurfa

Editör: Gözde Kazaz
İletişim Uzmanı / İstanbul

Arşiv

Bültenimize Üye Olun

    crossmenuchevron-downarrow-left