Ruh sağlığımızı koruyabilmek, özellikle afet zamanlarında destek gerektirebilen bir süreç. Afetlerden etkilenen kişilerin hizmetlere erişebilmesi için çalışan bir insani yardım kuruluşu olarak, özellikle 2 senedir yerel yönetimlerle birlikte, ruh sağlını sürdürebilir kılmak için yürüttüğümüz bir proje bu açıdan epey kıymetli. MHPSS Takım Lideri Ayşe Eriş, Şanlıurfa’daki strateji geliştirme deneyimimizi aktarıyor.
Çok kullandığımız ama tarifi zor bir kavram ruh sağlığı. Önemini biliyoruz ama ruh sağlığı derken tam olarak neyi kast ediyoruz? Dünya Sağlık Örgütü’ne göre ruh sağlığı, sadece ruhsal bir hastalık olmamasını değil, aynı zamanda insanın stresle baş etmede güçlü olduğu, kendi potansiyelini gerçekleştirebileceği kanalları bulabildiği ve toplumla kaynaşabildiği süreğen ve devingen bir sağlık durumunu anlatıyor. Ve tabii dünyadaki herkes ruhen sağlıklı hissetmeyi hak ediyor.
Ruh Sağlığına Erişim
Hak temelli çalışan bir insani yardım kuruluşu olarak, destek olduğumuz kişilerin ruh sağlığını koruyabilmeleri de işimizin önemli bir parçası. Bunu yerel yönetimlerle birlikte yapabilmekse, çalışmalarımızın yaygınlaşması ve kalıcılığı açısından ayrıca kıymetli. Çünkü veriler, bu konuda sistematik ve sürdürülebilir çözümlere ihtiyaç olduğunu gösteriyor. Türkiye’de 2020’de yapılan araştırmaya göre her 100 bin kişiye sadece 3 ruh sağlığı ve hastalıkları uzmanı, 5 psikolog düşüyor. Bu alanda çalışan tüm personelin toplamına bakarsak, her 100 bin kişiye yaklaşık 16 çalışan düşüyor. Bu sayı Avrupa ülkelerinde ortalama 43.
Şanlıurfa’da İhtiyaç Analizi
Tam da bu koşulların iyileşmesine destek olmak üzere; Hayata Destek Derneği olarak, Almanya Federal Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Bakanlığı (BMZ), Alman Uluslararası İşbirliği Kurumu (GIZ) ve Şanlıurfa Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Daire Başkanlığı işbirliğinde, ruh sağlığına erişime yönelik bir projenin uygulayıcı ortaklığını yapıyoruz. Haziran 2023’te Şanlıurfa’nın 13 ilçesindeki 32 Kadın Destek Merkezi’nden 630 kadın danışanla ruh sağlığına yönelik bir ihtiyaç analizi yaptık. Sonuçlar, Türkiye genelinden çok uzak çıkmasa da bizi başka pek çok alanda da aydınlattı.
Yaptığımız derinlikli ankette 630 kadının ortak ihtiyaçlarını aşağıdaki gibi özetlemek mümkün:
- Kadınlar ruh sağlığı ve psikososyal destek hizmetleri konusunda yeterli derecede bilgi sahibi değil.
- Kadınlar ihtiyaç duydukları psikolojik destek mekanizmalarını bulamıyor.
- Kadınlar, toplumsal baskı ve damgalanma endişesiyle bu mekanizmalara erişmeye çekiniyor.
- Kadınlar anadillerinde psikolojik destek hizmeti almak istiyor.
- Kadınlar hizmetleri çok maliyetli buluyor ve bunun için hizmet alamıyor.
- Kadınlar ruh sağlığı desteği alabilmek için özellikle çocuklarını bırakabilecekleri güvenli bir alana ihtiyaç duyuyor.
Hizmete erişimde lokasyon da önemli bir faktör. 630 kadın içinde psikososyal destek alabilen %15’lik dilimden, yani 95 kadından sadece 7’si kırsal alanda yaşıyor. Diyebiliriz ki kırsal bölgelerde ruh sağlığına erişim kentlere göre oldukça kısıtlı.
Erişilebilir Hizmetlere Doğru Strateji
Ruh sağlığı ve psikososyal desteğe yönelik yaptığımız bu ihtiyaç analizi Şanlıurfa Belediyesi ile birlikte bu alanda yapısal ve sürdürülebilir bir iyileşme hedefleyen çalışmalar tasarlamamıza temel teşkil etti. Belediyelerin sürdürülebilir ruh sağlığı hizmetlerinin sağlanmasında elbette önemli bir rolü var. Bu rolün tanımlanması ve daha da etkili olabilmesi için yürüttüğümüz proje dahilinde Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Ruh Sağlığı ve Psikososyal Destek Stratejisi’ni geliştirdik. Belediye’nin Kadın ve Aile Hizmetleri Daire Başkanlığı rehberliğinde yaptığımız bu strateji çalışmasında Kuruluşlar Arası Daimi Komite (IASC) tarafından geliştirilmiş Ruh Sağlığı ve Psikososyal Destek Piramidi’ni referans aldık.
Bu stratejinin önerdiği Ruh Sağlığı ve Psikososyal Destek Modeli, yerel toplulukların ve mültecilerin bu alandaki destek hizmetlerine erişimini sağlamayı, psikososyal refahını arttırmayı hedefliyor. Ayrıca hizmetlerin kapsayıcılığı ve çeşitliliğini arttırmayı, hizmet verenlerin kapasitelerinin güçlenmesini de odağına alıyor. Uzun bir çalışmanın süzülmüş sonuçlarıyla tasarlanan bu model Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi, Kadın ve Aile Hizmetleri Daire başkanlığı tarafından uygulanmaya başladı bile.
Paydaşlarla bir araya gelerek tasarladığımız bu stratejik model dahilinde, belediyeye bağlı birim yöneticilerine ve kreş öğretmenlerine farklı alanlarda eğitimler sunuyoruz. Psikolojik ilk yardım, hassas gruplarla ve travmadan sağ kalanlarla çalışma, çocuk güvenliği ve çocuk koruma, cinsel sömürü ve istismarın önlenmesi, bilişsel davranışçı danışmanlık becerileri, yönlendirme ve görüşme teknikleri, ebeveyn/bakımverenlerin desteklenmesi uygulamalı programı, ikincil travmatizasyon ve ruhsal öz bakım başlıkları altında eğitimler düzenliyoruz.
Ebeveyn ve bakımverenleri desteklediğimiz uygulamalı programın katılımcılarından, kreş öğretmeni Özlem, eğitimin etkisini şöyle anlatıyor:
“Kreşe gelen çocuklar ve ebeveynleri çok kopuktular. Yaptığımız bilgilendirme oturumlarıyla ebeveynler ve çocuklar arası iletişimi güçlendiriyoruz. Ayrıca ebeveynlerin de iyilik hâlini korumak amacıyla bilgilendirmeler yapıyoruz. Hayata Destek Derneği'nden aldığımız eğitimlerle mesleki yetkinliğimiz artıyor ve ebeveynlerin çocuklarıyla iletişimlerinde gözle görülür iyileşmelere aracılık ediyoruz.”
Ruhsal öz bakım oturumlarına katılan danışanımız Rafah ise iyilik halinin önemini anladığını aktarıyor: “Çocukların tek ihtiyacı yeme, içme ve bakım değil. İlgi ve sevgi ihtiyaçları da var. Çocukların dilinden anlamak çok önemli. Bazen günlük koşuşturmaca içinde kendimize bile zaman ayıramıyoruz. Oysa biz iyi olduğumuz sürece çocuklarımız da iyi olur. Bunu Hayata Destek’in eğitiminde ilk defa düşündüm.”
Aynı oturum için Birim Yöneticisi Sema ise afet bölgesinde ruh sağlığını korumanın önemine değiniyor:
“Bizler afetten hem doğrudan hem de dolaylı olarak, verdiğimiz destekler sırasında etkilendik. Ruhsal öz bakıma dair bilgi eksikliğimiz aslında yaptığımız işi de olumsuz etkiliyormuş. İkincil travma nedir bilmek, yaşadığımız durumu tanımlamak bile bizi çok rahatlattı.”
Kimseye zarar vermeden, ayrım gözetmeden, bilgi ve becerilerini destekleyerek, kadınlar için doğru, etkin, zamanında ruhsal ve psikososyal destek sağlanması hepimiz için önemli. Bu bakışla, belediye personeline yönelik hazırladığımız disiplinler arası eğitim programlarına devam ediyor; mentorluk ve süpervizyon desteği veriyoruz. Sırada Kadın Destek Merkezi çalışanlarının ruh sağlığı risklerini tespit edebilme becerilerinin geliştirilmesi; birimler arası yönlendirme sistemi kurulması; belediye içi ve dışı aktörleri içeren bir hizmet haritasının çıkarılması var. Çünkü herkes iyi hissedebilmeyi ve potansiyeline erişebilmeyi hak ediyor.
Ayşe Eriş / MHPSS Takım Lideri
Şanlıurfa
Yazıyı okuduğunuz ve buraya kadar geldiğiniz için teşekkürler. Şimdi hazır buradayken hayata destek olabilirsiniz.