Seher genç, çalışkan bir kadın. Ülkesi Suriye’de savaş elinden önce kendi seyrinde akan, huzurlu gündelik yaşamını aldı. Ardından da dört çocuğunun babası olan eşini… Savaşın sertleşmesinin ve verilen kayıpların ardından, artık orada durmaması gerektiğine karar verdi. Çocuklarını da yanına aldı, yola koyuldu. Dört sene önceydi, sınırı geçerek Hatay’a vardı, burada yeni bir hayata başladı.

Çocuklarına bakması gerekiyordu. Eğitimliydi, iş bulmalıydı. Antakya’daki geçici eğitim merkezine öğretmenlik yapmak üzere başvuruda bulundu. Kabul edildi. Geçen yıl merkez kapatılana kadar burada görev aldı. Sonra yeniden işsizlik… Vazgeçmedi. İş bulabileceği bir mesleğe ihtiyacı vardı. Dil öğrenmesi gerektiğine karar verdi. Narlıca Hayata Destek Evi’nin programını gördüğünde iki ihtiyacına da cevap verebilecek yeri bulduğunu düşündü. Hem dikiş-nakış, hem de Türkçe kurslarını takip etmeye başladı. Hayata Destek’in Halk Eğitim Merkezi ile işbirliği içinde yürüttüğü kursları başarıyla tamamlayarak resmî yetkinlik sertifikası aldı.

Bu sırada Hayata Destek bireysel koruma ekipleriyle iletişime geçti. Faydalanabileceği sosyal yardımları öğrendi, ekiplerin danışmanlığında bu yardımlara başvurdu. Çocuklarının eğitimine devam edebilmesini istiyordu, Hayata Destek ekipleri çocuklarının kayıt süreçlerini yürüttü ve çocukları yeniden okula başladı.

Sıra gelir elde edebileceği işi kurmaya gelmişti. Kendisi gibi tek başına evini ayakta tutmaya çalışan başka iki kadınla, Hatem ve Mina ile tanıştı. Üç kadın birlikte bir dikiş atölyesi kurmaya karar verdiler. Hayata Destek bu defa özel ihtiyaç fonuyla girişimlerini destekleyerek yanlarındaydı. Kadınların mahallelerinde kurdukları atölyeye fon kapsamında dikiş makinesi ve kumaşlar temin edildi.

Seher bir aydır bu atölyede kendi işini yapıyor. Üç kadın atölyelerini geliştirmek için canla başla çalışıyor. Ürün yelpazeleri her geçen gün genişlerken onlar da hayata daha sıkı, daha güçle sarılıyor.

Arşiv

Bültenimize Üye Olun

    crossmenuchevron-downarrow-left